9 Nisan 2015 Perşembe

Öyle Olması Gerekiyorsa


balıkların en çok turuncusunu severim… gördü mü öpesim ve dudaklarımı sonrasında çatlatasım gelir…
dudaklar çatlasın…
sigaranın en çok sonlarını severim arada vuran kokusunu çeker içime öylece kalırım…
öylece kalsın…
her sabah beklediğim durağın tam karşısındaki apartmanın ikinci katında karşılaştığım adamın, evinden kopup, balkonlara sığınışını severim…
sığınmalar sevilsin…
çöllerdeki kadınları içime çeker hepsini taşırım, kısa saçlarımın uzunluğunu özleyerek ayrılırım perukluktan, peruklar çıkarılmalı…
peruklar çıkarılsın…
tırnaklarımı en çok koyu renklere bulandığında sever, kirlenmeden bir adamın bedenine dokunuşundaki çiziklerini hissederim, senin beyaz sırtın benim bilesin…
sırtlar tırnaklansın…
kedilerin en çok patilerini yalarken yaşadığımı bilirim, kedi kıvrımlarındaki mırıltılar gibi taşırım aşkı… gerçekleri örte örte…
gerçekler örtülsün…
en çok kutsallıktaki kirliliği anlayamamışımdır, hafsılam reddeder…
hafızalar reddedilsin…
iyi ki ile başlayan cümlelerin taşıdığı keşkeleri sevmem, pişmanlıklar yakılmalı…
pişmanlıklar yakılsın…
bükemediğim bilekleri öpmem, kırarım… kaybetmeyi de bilirim…
kaybetmeler bilinsin…
elemlerin bitmeyenini dişlerimle içerim, dillerimle öğütürüm…
bitirilmeyenler öğütülsün…
hayat var olsun, sen benim ellerimde nefes al… ben senin ağacındaki yeşillikte…
bitmezlikler bitmesin…

5 Şubat 2015

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder